Hatay'da yaşanan trajik bir olay, bölge halkını yasa boğdu. 3 yaşındaki bir çocuğun, oynarken düştüğü sulama kanalında cansız bedeni bulundu. Bu üzücü olay, hem aile hem de yerel toplumda büyük bir şok ve derin bir üzüntü yarattı. Hayatının en güzel döneminde kaybedilen bu minik can, adeta yaşamın ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Olay, Hatay’ın bir kırsal mahallesinde meydana geldi. 3 yaşındaki Ahmet, dün ailesinin yanında oynarken bir süre sonra kendisinden haber alınamadı. Ailesinin durumu fark etmesi üzerine, hızla çevredeki alanlar aranmaya başlandı. Arama çalışmaları sonrasında, minik çocuğun ilk olarak sulama kanalında bulunduğu duyuruldu. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, yaptıkları müdahaleye rağmen çocuğun hayatını kaybettiğini bildirdi. Çocuğun cansız bedeni, otopsi için hastane morguna kaldırıldı.
Bu talihsiz olay, mahalle halkını derinden etkiledi. Aile yakınları ve komşular, olayın yaşandığı yerin etrafında toplanarak, yas tutmaya başladı. Mahalle temsilcileri, çocukların güvenliğinin sağlanması için gerekli önlemlerin bir an önce alınması çağrısında bulundu. Ailelerin çocuklarını sulama kanalları gibi tehlikeli alanlarda bırakmamaları gerektiği konusunda uyarılarda bulunuldu. Olay sonrası halkın endişeleri artarken, yaşananların bir daha tekrarlanmaması için henüz alınmış bir önlem yok.
Hatay Belediyesi ve ilgili yerel yetkililer, bu tür olayların önüne geçebilmek için başlatılan çalışmalar hakkında bilgi vermekte yetersiz kaldı. Akıllara "Zaten tehlikeli olan sulama kanalları neden yeterince korunmuyor?" sorusunu getiren bu olay, yerel güvenlik konusunda ciddi bir tartışma başlattı. Uzmanlar, sulama kanallarının çevresinin güvenlik şeritleriyle kaplanması ve çocukların yüzyüze gelebileceği tehlikelerin önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, bu tür alanlarda yapılacak bilgilendirme kampanyalarının, aileleri ve çocukları bu tür tehlikelerden korumak adına büyük bir katkı sağlayacağı ifade edildi.
Bu olayın ardından, Hatay'da çocuk güvenliğine dair daha fazla çalışma yapılması gerektiği anlaşılıyor. Ailelerin ve toplumların, dul zamanlarının çoğunu çocuklarıyla dışarda geçirdiği bu günlerde, güvenli alanların önemi bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Mahalle halkı, çocuklarına daha fazla dikkat edilmesi ve bölgedeki tehlikelerin azaltılması adına yöneticilerden somut adımlar bekliyor. Gelecek nesillerin güvenliği için bu üzücü olayın bir uyanış yaratması temennisiyle, yaşanan acı kaybın ardından, herkesin daha dikkatli olması gerektiği vurgulanıyor.
Kaybın ardından aile, dayanışma içerisinde olduklarını ifade etti ve “Ne olursa olsun, başka annelerin başına böyle bir dert gelmesini istemiyoruz.” diyerek, benzer olayların bir daha yaşanmaması için çağrıda bulundu. Bu tür olayların yaşanmaması, çocukların güvenli ve sağlıklı bir ortamda büyümesi için toplum olarak atmamız gereken önemli adımlarla mümkün olacaktır. Hatay’daki bu üzücü olayın ardından, herkesin sorumluluğunu hatırlaması temennisiyle, bu kaybın bir ders niteliği taşıması gerektiği kabul ediliyor.